Sümela el mi değiştiriyor!

Gaflet mi, Dalalet mi? Ya da … ne? Dış güçler ve 3-5 AB'ci ya da milli değerlerini veya inancını yitirmiş birkaç zavallı istiyor diye halkın karşı çıkmasına yani millete rağmen Sümela Müzesi; inanç turizmi tuzağına ve Yunanistan istihbaratının emellerine alet edilemez. Lütfen yetkililer göreve…!!!

KTÜ Tıp Fakültesi öğretim Üyesi Prof. Dr. Mithat Kerim Arslan'ın konu ilgili makalesini sunuyoruz.

**
Sümela el değiştiriyor!

Prof.Dr.Mithat Kerim ARSLAN
mka17@mynet.com

Geçen yıl Trabzon' a 3 özel uçakla gelen, aralarında Selanik Valisi ve bir Rus Milletvekilinin de bulunduğu Rus ve Yunan Ortodoks Kilisesi mensubu papazlar Sümela Müzesinde ayin yapmak istemişlerdi. Ayin dediler ama Yunan Milli Marşını kendi dillerinde söylemişlerdi.

Rus Milletvekilinin burada ne işi var derseniz, onun Rusya Federasyonu Yunan Cemiyet Başkanı olduğunu öğrenince anlamış olursunuz. İlavesi var; Selanik Valisi Panayotis Psomyadis ise "Ben Pontusluyum, Yunanlıyım, sonra da Selanik Valisiyim" demişti.

Eylül 2009' da AB Trabzon'da toplantı yaptı. Olan burada oldu. Maçka Belediye Başkanı da bu tarihten sonra 180 derece ters döndü!

Sümela’da ayin izni çıkması için karar ve talimatlar yağmaya başladı. Hiç kimse "inanç turizmi" gibi martavalın arkasına sığınmasın, bu ancak geri zekâlıları uyutmak için kullanılan uyuz bir ifadedir.

15 Ağustos, Trabzon'umuzun Fatih Sultan Mehmet Han tarafından fethedilişinin yıldönümüdür. Trabzonlular, Trabzon Valisinden 15 Ağustos'ta Fetih kutlamalarının muhteşem bir şekilde Ayasofya'da yapılmasını beklemektedir. Ayasofya halen resmi camii statüsündedir.

Fatih Sultan Mehmet Han'ın vakfı olan Ayasofya'nın cami olarak, Trabzonlulara hizmete başlayacağı tarihi ve bununla ilgili çalışmalar hakkında Trabzon Valisi halka bilgi vermek zorundadır. Demokrasi açıklık ve dürüstlük rejimidir.

Trabzonlulardan gizledikleri bilgilerin Pontus sitelerinde yayınlanması ise ayrı bir utanç sebebi olmaktadır. Yoksa şehrin her yerine asılan " Trabzon tesislerle büyüyor" siyasi parti afişleriyle kandırılmaya Trabzonlular layık değildir. (Kaynak: www.karadeniz.com.tr )

Vali Kızılcık Gençlik Yayla Hareketi Üyelerini Kabul Etti

Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, Dernekpazarı Belediyesi tarafından yürütülen Gençlik Yayla Hareketi (Highlands Youth Action) isimli proje kapsamında Trabzon’a gelen katılımcı gençleri bugün (30.07.2010 Cuma) saat 14.30’da makamında kabul etti.

Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı’nca hibesi sağlanan Gençlik Yayla Hareketi isimli projenin katılımcıları Trabzon’u ziyaret ettiler.

Mısır, Somali, Bangladeş, Fas, Filistin, Türkmenistan, Endonezya, Suriye, Polonya, İtalya, İspanya ve Almanya’dan gelen katılımcıları makamında kabul eden Vali Kızılcık, gençlerin kültürlerarası anlayış, hoşgörü ve kültürel mirasa sahip çıkma çabası ile bir araya gelmesini, dostlukların pekişmesinin ve kültürlerin paylaşılması çabasının takdire şayan olduğunu söyledi.
Gençlere çeşitli hediyeler veren Vali Kızılcık, daha sonra onlarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

Öte yandan proje ile Trabzon'un yayla kültürü temasıyla tarihi ve sanatsal kültür mozaiğini birleştirerek, gençlik ve spor kenti olan Trabzon'u dünya gençlerine tanıtmak amaçlanıyor.

Öte yandan Trabzon Belediyesi Gençlik Meclisi, Gençlik Yayla Hareketi (Highlands Youth Action) isimli proje kapsamında Trabzon’a gelen katılımcı gençleri ağırladı. Üyeler Trabzon’un bazı tarihi ve turistik yerlerini gezdiler. (V.B.)

TFF 2. Lig Fikstürü çekildi

2010-2011 Futbol Sezonu TFF 2. Lig Fikstürü çekildi. Akçaabat Sebatspor ilk maçını 29 Ağustos 2010’da deplasmanda yapacak.

TFF yetkilileri ile kulüp temsilcilerinin katıldığı TFF 2. Lig karşılaşma takvimi çekimine Akçaabat Sebatspor Kulüp Başkanı Zeki Öztürk temsil katıldı. Buna göre:

1.Çankırı Bld.- A. Sebatspor
2.Hafta:A.Sebat-Bandırma
3.Hafta:Çorum-A.Sebat
4.Hafta:A.Sebat-Gebze
5.Hafta:Eskişehir-Sebat
6.Hafta:A.Sebat-İskenderun
7.Hafta:Y.Malatya-A.Sebat
8.Hafta:A.Sebat-Turgutlu
9.Hafta:Bozüyük-A.Sebat
10.Hafta:A.Sebat-Göztepe
11.Hafta:Alanya-A.Sebat
12.Hafta:A.Sebat-Mardin
13.Hafta:A.Sebat-Bugsaş
14.Hafta:Sarıyer-A.Sebat
15.Hafta:A.Sebat-Hacettepe
16.Hafta:Körfez-A.Sebat
17.Hafta:A.Sebat-Adıyaman

18 takımlı 2 ayrı gruptan oluşan TFF 2. Lig’de yeni sezon; 29 Ağustos 2010 tarihinde başlayacak. Ligin ilk devresi 19 Aralık 2010’da oynanacak 17. hafta karşılaşmaları ile bitecek.

TFF 2.Lig’in 2. devresi 16 Ocak’ta başlayacak, normal sezon, 8 Mayıs 2011’de oynanacak maçlarla sona erecek.

Akçaabat Sebatspor’a yeni sezonda üstün başarılar dileriz.

İl İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurul Toplantısı Yapıldı

İl İstihdam ve Meslek Eğitim Kurul toplantısı Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık’ın başkanlığında Valilik B Toplantı Salonu’nda yapıldı.


Toplantıya Vali Kızılcık’ın yanı sıra Vali Yardımcısı Mahmut Halal, Trabzon Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Turan, İl Özel İdare Genel Sekreteri İbrahim Kul, İş Kurumu Müdürü Mustafa Bahadır ve ilgili kurumların temsilcileri katıldı.

Vali Kızılcık, İl İstihdam ve Meslek Eğitim Kurulu’nun aldığı kararlar doğrultusunda açılan kursların özel sektörün ihtiyaç duyduğu alanda meslek erbabı sanatkârların yetiştirilmesi için önemli bir işlevi yerine getirdiğini söyledi.

İl İstihdam ve Meslek Eğitim Kurulları’nın devletimizin son dönemlerde yürürlüğe koyduğu kalkınma yönünde en önemli müesseslerden bir tanesi olduğunun altını çizen Vali Kızılcık,

“İl İstihdam Kurulları marifetiyle, illerimizde özel sektörümüzün ihtiyaç duyduğu alanda meslek erbabı sanatkârların yetiştirilmesi için bir bakıma perspektif bir pencere açılmaktadır. Burada alınan kararlar doğrultusunda da, İş-Kur’un koordinatörlüğünde mesleki kurslar organize etmekteyiz. Böylece iş dünyamızın, özel sektörümüzün ve yönetim dünyamızın bir bakıma ihtiyaç duyduğu iş gücünü yetiştirerek ülkemizin ekonomik anlamdaki kalkınmasında önemli bir fonksiyon görmekteyiz” dedi.

2010 yılının ilk altı ayında 35 kurs açtıklarını ifade eden Vali Kızılcık, konuşmasına şöyle devam etti:

“Açtığımız bu kurslarda; 705 vatandaşımız toplum yararına çalışma projesi kapsamında hem kurslara devam ettiler, hem de şu anda istihdam edilme şansına kavuştular. Bu anlamda ilk altı ayda bizlere tahsis edilen ödenekle bu ödeneklerin amacına uygun olarak kullanılması marifetiyle şehrimize önemli katkılar sağladığımızı düşünüyorum.

Ümit ediyorum ikinci altı ay için tahsis edilecek ödenekle iş hayatında özel sektörümüzün talep ettiği iş gücünün yetiştirilmesi ve çalışma hayatında belirli mesleklerde var olan açığı kapatmak ve kaliteyi artırmak için önemli projeleri de hayata geçireceğiz” dedi. (V.Basın)

Trabzon İl Kadın Koordinasyon Kurulu Toplantısı Yapıldı

Toplantıya başkanlık eden Vali Yardımcısı Mahmut Halal: “Kurduğumuz bu komisyonlar yerel soruları daha iyi tespit etmemize ve sürdürülebilir çözümler üretmemize katkı sağlayacaktır” dedi.


Trabzon İl Kadın Koordinasyon Kurulu toplantısı Trabzon Vali Yardımcısı Mahmut Halal başkanlığında Valilik B toplantı salonunda yapıldı.

Trabzon İl Kadın Koordinasyon Kurulu toplantısından kadına karşı şiddetin önlenmesi ve kadın istihdamını arttırılması komisyonlarının kurulması kararı çıktı.

Trabzon Valiliği, Yerel Eşitlik Eylem Planı’nın hayata geçirilmesi konusunda büyük bir adım daha attı. Daha önce kadına karşı şiddetin önlenmesine yönelik “Kahvehanelerde Beyaz Kurdele Kampanyası” ve kadın istihdamının arttırılmasına yönelik araştırmalar, atölye çalışmaları gerçekleştiren Trabzon Valiliği, şiddet ve düşük istihdamla daha etkili mücadele yürütmek amacıyla Valilik bünyesinde komisyonlar oluşturdu.

Komisyonlar, konuyla ilgili gerçekleştirecekleri detaylı araştırmaların ardından kadına karşı şiddetin önlenmesi ve istihdamın arttırılması etkili kararlara imza atmayı hedeflemektedir.

Kurula Başkanlık yapan Vali Yardımcısı Mahmut Halal, kadına yönelik şiddet ve düşük istihdamın Türkiye’nin ve dünyanın bir gerçeği olduğunu dile getirerek,

“Ancak her kentin kendine özgü sorunları vardır. Yerel sorunların doğru tespit edilip, sağlıklı çözüm yolları üretilmelidir.

Kurduğumuz bu komisyonlar yerel soruları daha iyi tespit etmemize ve sürdürülebilir çözümler üretmemize katkı sağlayacaktır” dedi.

Yerelde Eşitlik Programı Trabzon Koordinatörü S.Sinem Mısırlıoğlu ise, gerek Koordinasyon Kurulu ve gerekse alt komisyonların önemine değinerek,

“Başbakanlık ve İçişleri Bakanlığı çıkardığı genelgelerle Kadın Haklarının güçlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin gerçekleştirilmesiyle ilgili çok önemli adımlar atmıştır.

Kurulmuş olan bu komisyonlar, çıkartılan genelgelerin sağlıklı bir şekilde hayata geçirilmesine katkı sunacaktır” şeklinde duygularını ifade etti.

Kadın haklarının güçlendirilmesi ve kadın erkek eşitliği konusunda kurumlar arası koordinasyonun sağlanmasını hedefleyen Koordinasyon Kurulu: İl Emniyet Müdürlüğü, İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü, İl Tarım Müdürlüğü, İl Müftülüğü, İŞKUR, Eşitlik Komisyonları ve Kadın Kuruluşları gibi kilit kurumlardan oluşuyor. (V.B.)

Resul KÜÇÜK Avrupa Şampiyonu Oldu

Bulgaristan da yapılan Avrupa Boks Şampiyonasında Türkiye’yi temsil eden Trabzon Akçaabat’lı 65 Kg boksörümüz Resul KÜÇÜK, tüm rakiplerini yenerek, Avrupa Şampiyonu oldu.

Bulgaristan’da yapılan Avrupa Boks Şampiyonasında rakiplerini birer birer yenerek, altın madalyanın sahibi olan Trabzon Akçaabat’lı Resul KÜÇÜK, böyle büyük bir başarıya imza attığı için çok mutlu olduğunu söyledi.

Memleketi Trabzon’da büyük sevgi gösterileriyle karşılanırken, “Bundan sonraki hedefim, dünya şampiyonu olmaktır” dedi

13-14 yaş gurubu Avrupa Boks Şampiyonasında çeyrek Finalde İrlandalı rakibini 8-1 sayı üstünlüğü ile yenen Resul KÜÇÜK yarı finalde ise ev sahibi Bulgar rakibini maçın 1. raundunda hakem kararı ile yenerek, adını finale yazdırdı. Finaldeki rakibi ise İngiliz boksör oldu. İngiliz rakibi karşısında üstün gelen boksörümüz Resul KÜÇÜK, büyük bir başarı göstererek, Avrupa Şampiyonu oldu.

Avrupa Şampiyonu Olan Resul KÜÇÜK, ayrıca 20 Ülkeden 183 boksörün arasında Avrupa’nın en iyi boksörü ödülünü de aldı.

Akçaabat Boks Spor Gücü boksörü olan 65 Kg boksörümüz Resul KÜÇÜK;

“Çok iyi bir hazırlık dönemi geçirdim. Bunun meyvesini de bu şampiyonada başarılı maçlar çıkartarak aldım. Rakiplerimin karşısında oldukça iyi bir performans gösterdim. İnşallah bundan sonra Dünya Şampiyonu da olurum.

Türk Milleti her şeyin en iyisine layıktır. Türk Bayrağını en üstlere taşıyıp İstiklal marşımızı tüm Avrupa’ya dinlettim. Çok mutlu ve gururluyum. Bir Akçaabat’lının neler yapabileceğini herkes görsün” dedi.

Boks Antrenörü Altar KALKIŞIM ise yaptığı açıklamada;

“Resul ters gard bir boksör, çok yetenekli ve güçlü. Daha yolun başında bu denli büyük bir başarı yakalaması oldukça sevindirici. İnşallah Dünya Şampiyonu da olacaktır. Sorumluluğumuz bir hayli arttı. Daha iyi başarılar yapmak için elimizden geleni yapacağız” dedi. (Y. Kaynak: www.akcaabathaber.com - 28 Temmuz 2010 Çarşamba)

BAKTAD’dan Trabzon Valisi Kızılcık’a Ziyaret

Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, Türkiye Baklava ve Tatlı Üreticileri Derneği(BAKTAD) Genel Başkanı Mehmet Yıldırım ve Yönetim Kurulu üyelerini makamında kabul etti.

Vali Kızılcık, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, baklava ve tatlıcıların Türkiye’nin adını dünyaya duyurduğunu ve ülkemiz adına önemli bir tanıtımda bulunduklarını söyledi.

Başkan Yıldırım ise, Vali Kızılcık’a kendilerine zaman ayırdığı için teşekkür ederek, 27–29 Temmuz tarihleri arasında düzenledikleri kültürel ve sosyal gezi programı kapsamında dernek üyeleri olarak, Trabzon’da faaliyet gösteren sektördeki firmalarla bir araya gelip sektörel sorunlar üzerinde istişarelerde bulunmak üzere Trabzon’a geldiklerini söyledi.

Vali Kızılcık’a baklava ikram eden Başkan Yıldırım’a Vali Kızılcık da Trabzon’a özgü gümüş işlemeli fincan takımı hediye etti. (V.Basın)

MUHTAR KALKIŞIM, KANSERE KARŞI DİRENİYOR

Dört dönemdir Trabzon Merkez Gülbaharhatun Mahallesi Muhtarlığını yapan Haydar Kalkışım bir süreden beri akciğer kanserine karşı mücadele veriyor.

On günlüğüne gittiği Antalya tatilinden Trabzon’a dönen ve aniden rahatsızlanan Kalkışım’ın yapılan ilk tetkiklerinde Akciğer Kanseri başlangıcı teşhisi koyuldu.

Muhtarın rahatsızlığı duyan herkes üzüldü. Çevresinde ve bürokraside çok sevilen ve Trabzon’un en yaşlı muhtarlarından olan Haydar Kalkışım, Gülbaharhatun ve Ortahisar mahallelerinin ve Atapark’ın gülü olarak anılıyor. Herkes muhtar Kalkışım’a moral verirken; “Sen bu hastalığı mutlaka yenersin Muhtar” diye latifede bulunuyorlar.

Muhtar Kalkışım’ı Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinin zemin katındaki kanser tedavisinin yapıldığı Kemoterapi Bölümünde bulduk. Orada birçok hasta tedavi görüyor. Hepsinin de moralleri iyi görünüyor.

Epey zayıflamış ama muhtar Kalkışım’ın morali çok iyi. Nüktedanlığı hala devam ediyor. Bazı basın organlarında kendisi ile ilgili çıkan haberler onu çok etkilemiş. Konuşmalarında kendisine gösterilen vefa nedeniyle basına çok minnettar olduğunu vurguluyor. “’Dayan Muhtar iyi olacaksın’ diye başlık atan yayın organı beni ağlattı yahu” diyor.

Dert ortağı ve yardımseverliği ile tanınan ve çevresinde herkes tarafından sevilen ve sayılan muhtarın bu hastalığı yeneceğini umut ediyor ve Sevgili Muhtar Kalkışım’a Allah’tan acil şifalar diliyoruz.


HABER: Muhammet YAVRUOĞLU

Bu Gece Berat Gecesi “KANDİLİNİZ KUTLU OLSUN”

Akçaabat İlçe Müftüsü Yakup BAKİ, “Bu kandil gecesinin, Ülkemizin, İslam ve İnsanlık Âleminin birlik, dirlik ve beraberliğine, insanlığın hidayet, barış ve huzuruna, bütün müminlerin tövbe ve dualarının kabulü ile arınma ve affına vesile olmasını Yüce Allah'tan niyaz ediyorum' dedi.

26 Temmuz Pazartesi Gününü Salı'ya bağlayan bu gece Berat Kandilini büyük coşku ile idrak etmenin heyecanının yaşandığını belirten Akçaabat İlçe Müftüsü Yakup BAKİ,

“Af ve mağfiret gecesi olan Berat Kandilinde, bilerek ya da bilmeyerek işlenen hata ve günahlardan tövbe ederek, günahların kalplerde bıraktığı kirlilikten arınma, sıkılan ve bunalan ruhların Yüce Rabbimizin rahmetine ve mağfiretine ulaşması adına Müslümanların önüne açılmış büyük bir fırsat kapısı olduğunu'' belirtti.

BAKİ, bu gece Cenab-ı Hakk’ın kendisinden bağışlanma dileyenleri affedeceğini, içtenlikle yapılan duaları kabul edeceğini Hz. Peygamberimize müjdelediğini vurguladı

Ramazan ayının müjdecisi olan bu gecenin, inananların kulluk bilinci ve hesap verme şuuruyla suç ve yanlışlardan kaçınmaları, günahlardan arınmaları ve Allah-u Teâlâ’nın sonsuz rahmet ve merhametine iltica etmeleri gerektiğini hatırlatan BAKİ, şöyle devam etti:

''Berat gecesi, bilerek veya bilmeyerek işlenen hata ve günahlardan tövbe ederek, günahların kalplerde bıraktığı kirlilikten arınma, sıkılan ve bunalan ruhların Yüce Rabbimizin rahmetine ve mağfiretine ulaşması adına Müslümanların önüne açılmış bir fırsat kapısıdır.

Bu mübarek geceler, dünyanın koşuşturması içerisinde varlık ve yaratılış gayesini adeta unutup, sonu gelmez emeller ve hevesler peşinde koşuşturarak, koca bir ömrü heba eden bizlere, özümüze dönme ve kendimizi sorgulama, geçici olanla kalıcı olanı fark etme, kalp gözümüzü açma ve gönül dünyamızı temizleme fırsatı verir. Ayrıca Rabbimize, kendimize ve bütün insanlığa karşı sorumluluklarımızı hatırlatır. Bu görevlerimizi ihmal edip etmediğimizi yeniden düşünme, tövbe ederek, geçmişi affettirme, dua, azim ve kararlılıkla geleceği inşa etme imkânı sağlar'' dedi.

Yaşadığımız dünyada, sadece ferdi ve ailevi mutluluğu değil, toplumsal hayatı, barış, huzur, dayanışma ve kardeşlik içinde yaşayabilmeyi tehdit eden maddi manevi pek çok olumsuzluğun yaşandığına dikkati çeken BAKİ;

“Kur'an-ı Kerim'deki: '’Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir’' müjdesinin farkına vararak, günah ve kusurlardan dolayı tövbe edilmesi gerekir.

İbadet ve dualarla Rabbimize yakınlaşmalı, Yüce Mevla’ya, ailemize, çocuklarımıza, çevremize, milletimize ve tüm insanlığa karşı olan görev ve sorumluluklarımızı yeniden hatırlayarak, yeni bir ümit ve kararlılıkla geleceğe bakma melekemizi güçlendirmeliyiz.

Kur'an'ın öğrettiği 'Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka kaybedenlerden oluruz' gibi dualar, tövbe istiğfarlar ve yakarışlarla beratımızı almamızın ancak, nüzulünün 1400. yılını idrak ettiğimiz hayat rehberimiz olan Kur'an-ı Kerim'i anlamakla, yaşamakla, Sevgili Peygamberimizin bizlere miras bırakmış olduğu sünnetini ve evrensel ahlaki erdemleri hayatımıza yansıtmakla mümkün olacağını hatırımızdan çıkarmamalıyız.

Bu gecenin, ülkemizin, İslam Âleminin birlik, dirlik ve beraberliğine, insanlığın hidayet, barış ve huzuruna, bütün müminlerin tövbe ve dualarının kabulü ile arınma ve affına vesile olmasını Yüce Allah'tan niyaz ediyorum.

Gündelik hayatın getirdiği sıkıntılarla bunalan ruhlara, manevi hayatın ihmaliyle daralan kalplere bir kandil olması dileğiyle aziz milletimizin ve bütün İslam âleminin Berat Kandili'ni kutluyorum” dedi.


HABER: Muhammet YAVRUOĞLU

Vali Kızılcık, Şehit Yakınları ve Gazilerle Bir Araya Geldi

Şehit yakınları ve Gazilerle bir araya gelen Vali Kızılcık: ‘Şehit ailesi değerli midir?’ diye soran Şehit çocuğuna, çok değerli olduklarını anlatarak, “Biz her zaman askerimizle, polisimizle idaremizle sizlerin emrinizdeyiz” dedi.

Trabzon Valiliği tarafından düzenlenen törenle şehit aileleri ve gazilere Devlet Övünç Madalyası verilmesinin ardından Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, şehit aileleri, gaziler ve yakınlarıyla yemekte bir araya geldi.

Toplumları toplum yapan, vatanları vatan yapan özel değerler olduğunu ifade eden Vali Kızılcık,

“Bir şehidimizin çocuğu bana ‘şehit ailesi değerli midir?’ diye sordu. Bende kendisine şehit ailesinin, gazi ve gazi yakınının bizim için ne kadar değerli olduğunu anlatmaya çalıştım.

Toplumları toplum, vatanları vatan yapan özel değerlerin başında şehitlik ve gazilik mertebesi gelmektedir. Sizler bulunduğunuz, girdiğiniz her toplumda başınız dik ve gururla dolaşmayı hak eden özel, müstesna insanlarsınız.

Biz her zaman askerimizle, polisimizle idaremizle sizlerin emrinizdeyiz” dedi.

“Şehitlerimizin bize bırakmış olduğu genç yavrularımızı, çocuklarımızı, şehitlerimizin istediği gibi yetiştirmek bizim görevimizdir” diyen Vali Kızılcık, konuşmasına şöyle devam etti:

“Şehitlerimizin bizlere emaneti çocuklarımızın en iyi şekilde okutulması, yetiştirilmesi, vatan ve millet için faydalı birer fert olarak, diğer emanetlerine en iyi şekilde bakabilmeleri için biz her türlü desteği yapmaya hazırız. Bu bizim görevimizdir.

Görevimizi yapamadığımız durumlarda lütfen sizler hatırlatın. Tüm gücümüzü seferber ediyoruz ve etmeye de hazırız.”

Daha sonra şehit yakınları, gaziler ve gazi yakınları ile sohbet eden Vali Kızılcık, çocuklara da çeşitli hediyeler verdi. (V.Basın)


HABER: Mıuhammet YAVRUOĞLU

‘Haçkalı Hoca Baba’ Dualarla Anıldı

Anma Törenlerine katılan Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat ERGÜN:

“Milletimizin duaları büyüklerin himmeti, sizlerin gayret ve destekleriyle Türkiye gelecek yüzyılın en büyük devletlerinden biri olacaktır” dedi.

Dün(25.07.2010 Pazar) Trabzon Belediyesi ve Düzköy Belediyesi’nin Trabzon Düzköy(Haçka) Yaylasında ortaklaşa düzenlediği 14. Geleneksel Haçkalı Hoca Baba’yı Anma etkinliklerinde Büyük Tasavvuf Âlimi, Gönüller Sultanı Haçkalı Hoca Baba dualarla anıldı.

Haçkalı Hoca Baba’yı Anma törenine Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, Trabzon Milletvekili Mustafa Cumur, Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir, Trabzon Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, bazı belediye başkanları ve çeşitli yerlerden gelen büyük bir vatandaş topluluğu katıldı.

Anma töreninde bir konuşma yapan Trabzon Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, konuşmasında yoğun katılımlarından ötürü davetlilere teşekkür ederek;

“2004 yılından bu yana burada insanlarımızın moral ve manevi değerlerinin birlikte paylaşıldığı hizmeti kesilmişti. Allah nasip eyledi ve halkımız da lütfettiniz aynı manevi yolun hizmetkarı olmayı bizi tevdi ettiniz. Biz bundan şeref ve onur duyuyoruz. Bizim vazifemiz, manevi yolcuların yolcularına hizmet ve en küçük bir katkıda bulunabilmektir. Bunu başarabilmişsek ne mutlu bize” dedi.

Ardından söz alan Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık ise Haçka Yaylası yolunu geçen yıl verdikleri söz doğrultusunda asfaltladıklarını kaydederek,

“Geçen yıl bu zaman benden, bu yolun asfaltlanması istenmişti. Bizde buradan sizlere söz vermiştik, devlet olarak verilen sözün yerine getirilmiş olmasından duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Geri kalan eksikliklerin de yerine getirilmesi sizlerin hak ettiğiniz kalitede hizmete kavuşabilmeniz için çaba sarf etmek, bunları yerine getirmek bizlerin borcudur” diye konuştu.

Daha sonra söz alan Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün ise

”Buraya katılan herkesi, Haçkalı Hoca Baba’ya olan vefa duygularından dolayı tebrik etmek istiyorum. Ancak Haçkalı Hoca Baba’yı anma merasiminin anlamlı hale gelebilmesi için Haçkalı Hoca’nın kişiliği, hayatı ve ahlakından da istifade etmemiz lazımdır. Zira Haçkalı Hoca gibi gönül erleri kendilerine iltifat etmesinden ziyade iltifat edilecek kişiler yetiştirmeye daha çok önem vermişlerdir.

Bu nedenle bu merasimin kendi muhasebemizi yapmak açısından ayrıca önemli bir fırsat olduğunu düşünmemiz lazım. Bu vesileyle bir hatamızı daha düzeltebilirsek o zaman Haçkalı Hoca’nın ruhunu gerçek anlamda şad etmiş oluruz.

Bu ülkenin her yerinde öyle güzel ve müstesna insanlar yetişmiş, öyle gönül erleri filiz vermiştir ki, o insanlara bakınca bu ülkenin gücünün nereden kaynaklandığını daha iyi anlıyoruz. Hamdolsun, Milletimiz; o gönül erlerinin kıymetini bilmiş ve onları başının üstüne taç etmişlerdir” dedi.

Türkiye’nin bu tarihi mirasıyla coğrafyası, genç nüfusuyla önümüzdeki yüzyılın en önde gelen ülkelerinden biri olmaya aday olduğunu vurgulayan Bakan Ergün;

“Onun için bu manevi iklime ihtiyacımız vardır. Milletimizin duaları büyüklerin himmeti, sizlerin gayret ve destekleriyle Türkiye gelecek yüzyılın en büyük devletlerinden olacaktır. Bu güzel ülkeyi dünyanın en önde gelen ülkelerinden birisi haline getireceğimize inancımız tamdır.

Nasıl Türkiye dünyanın en saygın ülkelerinden biri olma yolunda ilerliyorsa, ekonomisi nasıl üst noktalara gelmişse 2023 yılına kadar dünyanın ilk on büyük ekonomisinden birisi olacaktır. Türkiye daha hızlı ilerlemeli daha hızlı koşmalıdır.

Türkiye üzerindeki ağırlıkları kenara bırakmalı ayağındaki prangaları çözmelidir, milletimizden istediğimiz şudur daha hızlı yükselen bir Türkiye istiyorsak, 12 Eylül tarihinde yapılacak olan Türkiye’nin üzerindeki ağırlıkları kenara koymak ve prangaları çözmektir. Bu da milletin elinde olan bir şeydir. Millet bu kararı kendisi verecektir. Biz milletimize her zaman güvendik ve yine güveniyoruz” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Trabzon Belediyesi mehter takımı bir konser sundu. Daha sonra Trabzon Belediyesi’ne bağlı sporcular bir gösteri yaptı. Son olarak, Erkan Mutlu’nun konseri ve semazen gösterisinin ardından anma töreni sona erdi.


HABER: Muhammet YAVRUOĞLU

TRABZON BELEDİYESİ GENÇLİK MECLİSİ AÇILDI

Trabzon Belediye Meclisi dün Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz ÖZAK'ın da katılımıyla açıldı. Açılışa ayrıca Vali Dr. Recep KIZILCIK, Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi GÜMRÜKÇÜOĞLU ile KTÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim ÖZEN katıldı.

Meclisin ilk konuşmasını yapan Gençlik Meclisi Başkanı Muammer TOSUN Trabzon'da yaşayan gençlerin bilgi birikimlerinin ve yeteneklerinin Trabzon'un hizmetinde olacağını ifade ederek;

"Tek sevdamız Trabzon' düşüncesiyle yola çıkan genç beyinlerin, genç yeteneklerin bilgi birikimlerini yaşadıkları şehir adına kullanmalarına olanak sağlamak hedefiyle kurulan Trabzon Belediyesi Gençlik Meclisi temsil ettiği şehre layık olmak için elinden gelen mücadeleyi ortaya koyacaktır. Böyle bir meclisin başkanı olmak bir yana, üyesi olmak bence büyük bir onur ve mutluluk vesilesidir.

Siz değerli gençlik meclisi üyesi arkadaşlarımla birlikte Sayın Belediye Başkanımız Dr. Orhan Fevzi GÜMRÜKÇÜOĞLU'nun desteğiyle Trabzon'da adından söz ettirecek büyük ve önemli projelere imza koyacağımıza canı yürekten inanıyorum" diye konuştu.

Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi GÜMRÜKÇÜOĞLU, Trabzon Belediyesi olarak 'gençlik geleceğimiz' düşüncesinden yola çıkarak, gençliğin şehrin idaresinde bir kültür, sanat, spor ve medeniyet kenti olan Trabzon'un gelişmesinde ön planda olmasını amaçladıklarını söyledi.

Başkan Gümrükçüoğlu, "Çağın en gelişmiş beyinleri olması sebebiyle kentsel ve ülkeye büyük katkıları olması amacıyla Meclisimizin tümümün kararıyla Trabzon'daki Gençlik Meclisini oluşturmaya ve o gençliğin kendi komisyonları arasında yapacağı çalışmalarla şehre kültüre, sanata, spora katkılarının oluşmasını amaçladık. Ve sizlerin teşrifiniz sırasında Trabzon Belediyesi Gençlik Meclisinin açılışını yapmayı planladık" diye konuştu.

KTÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim ÖZEN, Trabzon Belediyesi'nin çok güzel bir uygulamaya imza attığını söyledi.

Rektör Özen, "Biz genç beyinlerin canlı projelerini yansıtmaları, alacağınız kararların büyük ölçüde Sayın Başkanımızın uygulamalarına önderlik edeceğini ve onlara fikir açısından yardımcı olacağını düşünüyorum. Meclise seçilenleri de yürekten kutluyorum. İnanıyorum ki başarılı hizmetler vereceksiniz" dedi.

Trabzon Valisi Dr. Recep KIZILCIK, Kurtuluş Savaşı sırasında ve Cumhuriyet'i kurarken Trabzon’lular'ın Atatürk'ün en yakınında ve en büyük destekçilerinden olduğunu belirterek,

"Şu anda Trabzon'lu gençler yine gençlerin sosyal sorumluluk almada kentin gelişmesi ve kalkınmasına katkı koymada sorumluluk duygusuyla hareket ettiklerinin bir göstergesi olarak, Türkiye'de İstanbul'dan sonra ikinci olarak Trabzon'umuzda Belediyemizin bünyesinde Gençlik Meclisi'ni oluşturdular.

Biz de bu şehrin insanının daha mutlu, daha müreffeh ve daha medeni olması için katkı koymak istiyoruz. Ve onların bu sorumluluğu üstlenme konusunda gösterdikleri cesaretten dolayı kendilerini tebrik ediyorum.

Sayın Bakanımızın da Spordan Sorumlu Devlet Bakanı olarak görevlendirilirken, büyüklerimiz herhalde Trabzon gençliğinin bu konuda ne kadar hassas, duyarlı olduğunu da göz önünde bulundurdular" dedi.

Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz ÖZAK ise, böyle bir toplantıda bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Bakan ÖZAK, gençliğin öneminin her geçen gün biraz daha arttığını, gençliğin yararına olan gençliği geliştirecek her türlü adımı heyecan ve sevinçle karşıladıklarını belirtti.

Bakan Özak şöyle konuştu: "Küresel düzeyde çok hızlı gelişmelerin yaşandığı bir dönemdeyiz. Böyle bir dünyada gençler her zamankinden daha büyük önem taşıyor.

Artık ülkelerin kalkınması, genç nüfusu ve genç nüfusunun niteliği ile doğru orantılı olarak ele alınıyor. Onun için genç nüfus inanılmaz bir artı, büyük bir değer olarak kabul etmek lazım. Türkiye'de ve dünyada gençlik alanında çok önemli ilerlemeler, gelişmeler ve yeniliklere tanık oluyoruz.

O nedenle 12 Ağustos 2010 tarihinden başlamak üzere Birleşmiş Milletler tarafından Dünya Gençlik Yılı ilan edildi. Yine BM'nin gelecek yıl Tunus'ta yapılacak toplantısı Gençlik konusunda yapılacak. Bu süre boyunca tüm dünyada gençlik alanında bir uyanış, küresel düzeyde bir bilinçlenme ve gençliğe gelişimine katılımına verilen önem de bir artışa tanık olacağız.

Türkiye olarak bakıyoruz ki, gençlik olarak onlardan bir adım öndeyiz. Dünyada en geniş katılımlı ve en büyük gençlik buluşmasını 31 Temmuz-13 Ağustos arasında İstanbul'da yapacağız. Trabzon Belediyesi'nin yapmış olduğu bu uygulamayı çok doğru buluyorum ve destekliyorum.

Gençlerin önünün açılması ve bilgi birikimlerinin değerlendirilmesi çok önemlidir: Bu çalışmadan ötürü Belediye Başkanımız Dr. Orhan Fevzi GÜMRÜKÇÜOĞLU'nu tebrik ediyorum" dedi.

Konuşmaların ardından gençlik meclisinin oluşmasına katkılarından ötürü Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz ÖZAK'a, Trabzon Valisi Dr. Recep KIZILCIK'a, Trabzon Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi GÜMRÜKÇÜOĞLU'na ve KTÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim ÖZEN'E birer plaket verildi.

HABER: Muhammet YAVRUOĞLU

Kaynak: www.trabzongenclikmeclisi.org

ARAŞTIRMACI-YAZAR İHSAN TOPALOĞLU HAYATINI KAYBETTİ

Yapı ve Kredi Bankası Akçaabat Şubesinde görev yapan Rize ve Pazar ile ilgili kültürel çalışmalar yapan Araştırmacı Yazar İhsan Topaloğlu, beyin kanaması sonucu hayatını kaybetti.

20 gün önce geçirdiği beyin kanaması sonucu tedavi altına alınan, Rize Pazar İlçesine bağlı Suçatı Köyü'nden olup, Yapı ve Kredi Bankası Akçaabat Şubesi çalışan Araştırmacı Yazar İhsan TOPALOĞLU'nun beyin kanaması nedeniyle tedavisi sürerken, dün yaşama veda etti.
İhsan TOPALOĞLU'nun cenazesi bugün Rize Pazar Sahil Camii'nde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından, Suçatı Köyü'ndeki aile kabristanlığında toprağa verildi.
Merhum TOPALOĞLU, işinin dışında araştırmacı-yazar olarak birçok esere imza atan attı. Topaloğlu, cana yakınlığı, insancıllığı, dürüstlüğü, sevecen kişiliğiyle araştırmaya, doğruluğa, dürüstlüğe ve vefaya önem veren bir kişi idi.

Fatih Sultan KAR kardeşimizin dediği gibi;

“ O bir Rize sevdalısı idi. Maddi imkânsızlıklar içerisinde durmadan yılmadan, Rize ile ilgili araştırmalar yapar ve bunları yayınladığı kitaplarla, insanlarla paylaşırdı. Yıllık izin için memlekete geldiğimde haberleştik ve Trabzon’da Taksim Meydanı’nda buluştuk. Benim için ayırdığı Rize ile ilgili kitaplar kucağında çıka geldi. O gün akşama kadar beraberdik.

Trabzon’da ‘Kıyı Dergisi’ne, Fotoğraf Sanatçısı ve Yazar Süleyman İSKENDER’e, Gazeteci Yazar ve Matbaacı Nevzat YILMAZ’a, Uzun Sokak’taki sahaf amcaya uğradık. Ertesi gün memleketi olan Rize Pazar’a giderken bana uğrayacaktı.

Uğramayınca aradım. Telefona çıkan yenge hanım acı haberi verdi. İhsan bey, beyin kanaması geçirmiş ve bir tarafı felç olmuştu. Ve bugün Gazeteci ağabeyim Faik Bakoğlu aradı. ‘İhsan’ı kaybettik’ dedi. Aslında biz onunla çok şeyler kaybettik. Onun heyecanı, onun üretme arzusu, Türk kültürüne çok şey kazandırmıştır.”

Karadeniz Yazarlar Birliği(KYB) Genel Başkanı İsmail FANDAKLI:

“Acı haberi yeni aldım. Kaç gündür çalıştığım gazetenin görevlendirmesi nedeniyle seyahatte bulunuyordum. Babam Ali Kemal FANDAKLI’nın 5-6 gün önce aniden rahatsızlanması nedeniyle Trabzon’a döndüm ve geçen cuma günü de babamı kaybettim. Daha babamın acısı taze iken araştırmacı yazar dostum İhsan TOPALOĞLU’nun vefat haberi ile sarsıldım.

İhsan TOPALOĞLU, amatör olmasına rağmen profesyonelce çalıştı, araştırdı, yazdı, yılmadı, bıkmadı ve birçok esere imza attı. O, amatör ruhla profesyonelce tarihe çok önemli notlar düşmüştür.

Doğup büyüdüğü, ekmeğini yediği topraklara, bölgesine, Rize tarihine ve Türk kültürüne çok önemli katkıları olmuştur. Bana göre, İhsan Topaloğlu’nun en önemli yönü araştırmalarında asla taraf olmamıştır. Tamamen tarafsız bir bakış açısıyla eriştiği bilgi ve belgelere eserlerinde yer vermiştir. O, Rize, Pazar ve bir Karadeniz daha doğrusu bir Türk ve Türkiye sevdalısı idi.

Daha kısa bir süre önce baskı aşamasında olan bir kitabının ilk incelemesini bana yaptırdı. Tashih aşamasındaydı. Ama ne yazık ki, eserinin baskısını göremeyecek.
İhsan TOPALOĞU’nun ani ölümü nedeniyle değerli bir dosttan ayrılmak ve başarılı bir yazarı kaybetmekten dolayı çok üzgünüm. O, bölgemizin çok kıymetli bir değeri idi. O'nun vefatına inanın çok üzüldüm. Ben, babamın vefatından sonra bir daha yıkıldım. Kendisine Allah’tan rahmet diliyor, acılı ailesine ve onu seven binlercesine sabırlar diliyorum. Onu çok özleyeceğiz. Mekânı cennet olsun.” Dedi.

‘Pazar Tarihi’nin basımını göremeyecek

Fatih Sultan Kar:

“İhsan Topaloğlu; Sürekli eserler üretiyor, yetkililerin ve etkililerin duyarsızlığından yakınıyordu. Buluştuğumuz gün son çalışması ‘Pazar Tarihi’nin son düzeltmelerini almış ve eserini birlikte Trabzon’ da Esen Ofset Matbaası’na teslim etmiştik.

İhsan Rize Pazarlı idi ve Pazar’ı da çok severdi. Pazar ilçesinin tarihini anlatan bu eserin yayınlanması ve gelecek nesillere ulaşması için Pazar Belediye Başkanı Ahmet BASA ve Başkan Yardımcısı Hasan KİRAZ’a sesleniyorum; ‘Bu eseri yayınlamak size yakışır. Sağlığında değerini bilemediğimiz bu güzel insanın bari yayına hazır eserlerine sahip çıkalım.” Dedi.

Rize, Pazar ve Karadeniz’in ve Büyük Türk Milletinin ve Büyük Türkiye’nin gerçek aşığı olan ve yakından tanıma mutluluğuna eriştiğim, değerli dostumuz, değerli Araştırmacı Yazar İhsan TOPALOĞLU’nun Hakk’ın rahmetine kavuşması nedeniyle kendisine Allah’tan rahmet ve ailesine, Rize ve Pazar’lılara ve Akçaabat’lılara, ailesine, eş dost, akraba ve tüm sevenlerine sabrı cemil niyaz ederiz.

İhsan Topaloğlu Kimdir?

1966 yılında Rize Pazar Suçatı (Apso) Köyün’de doğdu. 1982 yılında Pazar lisesinden mezun oldu. Özel nedenlerle yüksek tahsiline devam edemedi. 1983-1985 yılları arasında Ankara Keçiören ilçesinde bir süre gazete dağıtıcılığı yaptı. Bu yıllarda ilk yazılarını ‘Türkiye Gazetesi’nde yayınlanmaya başladı. 1994 yılında İstanbul’da ‘Rize Kaçkar Gazetesi’nde muhabirlik yaptı. Bundan sonra bir bankada güvenlik görevlisi olarak çalışmaya başladı. Birçok yerel ve ulusal gazetede Rize ve Yöresinin Tarihi, Kültürü üzerine yazılar yazdı.
Yayınlanmış eserleri:


“Makaleler ve Şiirler” 1993-İstanbul, “Rus İşgalinde Rize” 1997-Trabzon, “Bölge Tarihinde Rize” 1998-Trabzon, “Rize Folklorunda Tulum, Horon ve Düğünler” 2005-Trabzon, “Rize’de Eski Köy Düğünleri” 2006-Trabzon, “Rize'nin Kurtuluşu 1916- 1918” Çınar Eğitim Kültür Yardımlaşma Derneği Yayını 2007-Trabzon, “Bir Köy Monografisi Rize Pazar Suçatı (Apso) Köyü” 2008-Trabzon.

Yayına hazır bazı eserleri:

“Milli Tarihimizde Pazar”, “Türkiye’de Çay ve Çayın Tarihçesi”, “Yöre Toplumunda Atmacanın Yeri”, “Osmanlı Döneminde Rize ve Çevresi”, “Rize’nin Folklor Özellikleri”, “Ardı şen Ardeşen”, “Rizeli Topal Osman’ın Hayatı ve Şiirleri”, “Rize’de Yetişen Ürünler”, “Nasıl Yazar Oldum(Roman)”, “İçimdeki Duygular (Şiirler)” ve “Rize İlçelerine Ait Belgeler”. (Not: Y.Kaynak: www.pazar53.com) 
HABER: Muhammet YAVRUOĞLU

25.07.2010

BAKAN ERGÜN, TRABZON’DA İŞ DÜNYASIYLA BİR ARAYA GELDİ

Sanayi Ticaret Bakanı Nihat Ergün ayağının tozuyla TTSO’da esnaf, sanayici ve iş adamlarıyla bir araya gelerek dertlerini dinledi. Trabzon’nun Demiryolları ağına bağlanması tekrar gündeme geldi.



Bundan sonra Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nda sanayici, esnaf ve iş adamlarıyla bir araya geldi. Ve toplantıya katılanların karşısına çıkan Bakan Ergün’ün yanına Vali Kızılcık ve TTSO Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu da yer aldı. Bakan Ergün burada esnaf, sanayici ve işadamlarının dertlerini dinledi. Sordukları sorulara cevaplar verdi. Demiryolu ulaşımı burada da gündeme geldi.

Ergün burada yaptığı konuşmada, Halkın şiddetle karşı çıkmasına rağmen bazı resmi zevat tarafından izin verilmesi istenen 15 Ağustos’ta Maçka Sümela Manastırı’nda yapılacak olan ayine de değindi. Ergün,

“Bazen elimizdeki fırsatı tehdit olarak görüyoruz. Burada bir takım tarihi eserler var. Sümela manastırı var. Dağın başında bir tehdit olarak mı, fırsat olarak mı duruyor, bunu çok iyi bir şekilde değerlendirmek lazımdır” dedi.

Bakan Ergün: “Buradaki turizm potansiyelinin daha da artmasıyla, turizm potansiyeli güçlendirecek aktivitelerle burada işadamlarımız arasındaki tanışıklığın meydana getireceği yeni işbirlikleri Rusya Pazarlarına aktif açılma olanakları bütün bunları sivil toplum örgütleri ve ileri gelenleri olarak elimizde hangi fırsatlar var. İçe kapanarak, Türkiye mesafe alamaz. Dışa açılacak ve ürettiği ürünleri dünya pazarlarına pazarlamak gerekir.”

“Projelere 100 bin lira destek veriyoruz. Bu gençler batırır parayı diyorlar. Batırırsa batırsın. Bu memleketin parasını kafası çalışan adam batırsın batıracaksa… Bundan sonra projesi olana her şey var. Para var, yeter ki, sen proje yap. Şimdiye kadar 180 kişiye destek verdik. Bunların içinden birkaç tanesi başarılı olsa, al sana işte Türkiye’nin Bil Gates’i.”

“Üniversite ile ilişkinizi kesmeyin. Karşılıklı etkileşim olmalı. Halk bizi etkilemesin diye üniversite içine kapanırsa böyle üniversite olmaz. Kapılarınız birbirimize açık olacak. Üniversitenin kapısı sanayiciye, halka açık olacak. Sekiz yıl içinde teknopark sayısı 2’ den 38’ e çıktı. Bin 300 firma teknoparklarda teknolojik araştırma yapıyor. 12 bin civarında mühendis, öğretim üyesi, teknik eleman; 4 binden fazla proje üzerinde çalışıyor”

Türkiye’nin ihracatının tam bir işbirliği ile kamu ve özel sektörünün 132 milyar dolara çıktığını belirten Bakan Ergün;

“Ülkemiz krize en son giren ve en erken çıkan ülke oldu. Bunun en büyük etkeni pazarlarımızı çeşitlendirmemiz ve tedbir almamızdı. Kamu maliyesi ve finans sektörü açısından örnek gösterilen ülkelerden biriyiz.

Her KOBİ’ye aynı desteği verme dönemi bitti. KOBİ’lerin kendi özelliklerine uygun esnek destekler vereceğiz. Siyaset ve sosyal engelleri de kaldırmamız gerekir. Ülkenin siyasi ve sosyal riskleri çok yüksekse engeller kaldırılmazsa istediğimiz kadar destek verelim, bunlar kalıcı gelişme sağlamaz. Siyasi riskler yüksekse kimse uzun vadeli kalıcı yatırım yapmaz. Üretimi bırakın harcama bile yapılmaz. Ayakkabı gömlek bile almaz insanlar. Yabancı paraya ve altına yönelir. Siyasi riskler sosyal riskler ekonomide böyle tahribatlar meydana getirme gücüne sahiptir. Gerçek ekonomik kalkınma güçlü demokrasi ve iyi işleyen hukuk sistemiyle yakından ilişkilidir”

“Sivil tartışmalarla olgunlaşmış bir anayasaya ihtiyacımız var. 82 Anayasasını tartışmak yasaktı. 3 ay tartışmış olsaydık, o zaman 30 yıldır tartışmazdık. İnsanlar bunu tartışamadılar bile. Hele bir 15. Madde var. 30 yıl sonra hala böyle bir ayıbın Anayasamızda bulunması ne kadar doğru?

Bunun orada bulunuyor olması bile başlı başına bir ayıp. Yapılan yanlışların yargılanamazlığını Anayasada hüküm olarak tutmak başlı başına yanlıştır. O nedenle onu da kaldırıyoruz” dedi.


HABER&FOTOĞRAFLAR: Muhammet YAVRUOĞLU

TOPLANTIDAN BAZI KARELER:

TES-İŞ Sendikası Trabzon Şubesi’nin 9. Olağan Genel Kurulu Yapıldı

TES-İŞ Sendikası Trabzon Şubesi’nin 9. Olağan Genel Kurulu bugün(24 Temmuz 2010 Cumartesi) Yapıldı.


Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri Sendikası (TES İŞ) Trabzon Şube Başkanlığının 9. Olağan Genel Kurulu Trabzon Merkez Toklu Mahallesindeki Aksular otelde yapıldı. Yapılan konuşmaların ardından Şube yönetim organlarının seçimine geçildi.

158 delegesi bulunan TES İŞ Trabzon Şube Başkanlığı yönetim, denetim ve disiplin kurullarını belirlemek için oy kullanma işlemine geçildi. Delegeler mevcut yönetim kurulu başkanı Cengiz Han Gündoğdu’nun hazırladığı tek liste için oy kullanıldı.

Sandık Kurulundan alınan bilgiye göre, seçime tek aday ve tek liste ile girilen 9.olağan genel kurul seçimlerinde, aşağıdaki listedeki organlar için isimleri belirtilen adaylar seçime katıldı.

Şube Başkanlığı
Yönetim Kurulu Asil üyeliği

1-Şube başkanlığı: Cengiz Han Gündoğdu
2-Şube sekreterliği: Ayhan Saka
3-Şube mali sekreterliği: Şükrü Kurt
4-Şube Teşkilanma sekreterliği: Munip Koç
5-Şube Eğitim Sekreterliği: Asım Günay

Yönetim Kurulu Yedek üyeliği

1-Halil Memiş
2-Dilaver Özmen
3-Hayyam Genç
4-Şerafettin Güngör
5-Selim rakıcı

Denetleme Kurulu Asıl Üyeliği

1-Ruşen Çapkın
2-Ali Ekici
3-Tan Kurt

Denetleme Kurulu Yedek Üyeliği

1-Ali Kemal iskenderoğlu
2-Mehmet Yahşi
3-Ali Alemdağ

Disiplin Kurulu Asıl Üyeliği

1-Mustafa Yazıcı
2-Mustafa Çebi
3-Şener Aydoğdu

Disiplin Kurulu Yedek Üyeliği

1-Cengiz yavuz
2-Özcan Turan
3-Hüseyin Yılmaz

Üst Kurul Delegeliği

1-Cengiz Han Gündoğdu
2-Mustafa Yazıcı
3-Yaşar Uzun
4-Veysel çelik
5-Coşkun Çolak
6-Erkan Reisoğlu
7-Hüseyin tatar
8-Ali Keçeci
9-Ali Olgun

Aday olmuşlardır.

Yapılan oylamada katılım oranı %95 çıvarındadır. Seçime tek liste halinde girildiğinden rekabet yaşanmamıştır. Cengiz Han Gündoğdu oyunu saat 15.30 civarında kullandı. Eski başkan oyunu en son kullananlar arsındaydı.

Cengiz Han Gündoğdu yaptığı açıklamada,

“09 Eylül 2006 tarihinde bizlere verdiğiniz görevi yaklaşık 4 yıl layıkıyla yapmaya çalıştık. Eksiklerimiz, hatalarımız mutlaka olmuştur. Ancak bunlar kesinlikle isteyerek yapılmamıştır.”

“Sizler neyi takdir etmişseniz onları yapmaya, o doğrultuda yürümeye çalıştık. Yönümüz size, yolumuz sizin yolunuz olmuştur. Her Adımızda bunları asla unutmadık, unutturmadık, unutturmayacağız da…”

“1987 yılından başlayarak, işçi sınıfımız ve sendikal hareket yükselen bir mücadele sürecine girmişti. Ücret kayıpları önemli ölçüde geri alınmaya başlanmıştı. Demokrasinin işçi sınıfının ideolojisi, demokrasinin gerçek savunucularının da emekçi halk olduğu daha iyi anlaşılır hale gelmişti.

Fakat 1984 yılında kriz ile başlayan süreç bu olumlu gidişi maalesef sekteye uğratarak tersine dönüştürmüştür. Daha sonra kriz izleri derinleşerek yeni krizlerin oluştuğu ve iktidarların hızla değiştiği bir sürece girilmişti.

Bu süreçte bazı iktidarlar lehimize ufak tefek bazı düzenlemeleri ancak günü kurtarmak uğruna yapmışlardır. Devam ettirilen özelleştirme ve taşeronlaştırmalar işçi sınıfının ve sendikalarımızın sürekli kan kaybetmesine neden olmuştur.”

“Sendikal alanda özgürleştirme sağlanmadan demokratikleşme sağlanamaz. Bu alanda demokratikleştirme sağlanmadan da, ülkemizde demokrasi, tüm kurum ve kurallarıyla kurulamaz, yerleşemez, işleyemez.”

“Bugün işçi hareketine bakıldığında, uzun süredir dip noktalarda seyrettiğimiz bir gerçektir. Sanki mücadeleci sendikaların da mücadeleci anlayıştan uzaklaştığı, sendikalarımızın birçoğunun yardımlaşma derneklerine dönüştüğü, işçilerin birliğini, bilincini, dayanışmasını sağlayan ve geliştiren, işçi sınıfının mevzisi olması gereken sendikalarımızın ne yazık ki, bunun çok gerisinde kaldığı, sendikacılığın nefer olmaktan çıkarak, adeta sivil toplum temsilciliğine dönüşmekte olduğunu üzülerek görmekteyiz.

Bu değişim sendikalarımızı, bir sendika olmaktan çıkarmakta yukarıdan aşağıya emir komuta zinciri ile yönetilen işyerlerine dönüştürmektedir. Bugün sendikalarımızın krizin eşiğine gelmesinin başlıca sebeplerinden bir de budur.”

“Son günlerde özelleştirme furyası sendikamız iş kolunda pervasızca devam etmektedir. 21 Elektrik Dağıtım Şirketinden 3 tanesi dışında tamamı özel sektöre teslim edilmek üzeredir. Kalan 3 dağıtım şirketi için ihale hazırlıkları maalesef yapılmaktadır.

Devir aşamasında olan dağıtım şirketlerinden birisi de bizim faaliyet alanımızdaki ÇORUH EDAŞ’tır. Şube yönetim kurulu olarak, bölgemizin elektrik dağıtımını yapan ÇORUH EDAŞ Şirketinin özelleştirme sürecinde elimizden geldiğince mücadele etmeye, yanlarında olduğumuzu ve tam destekle arkalarında durduğumuzu hissettirmeye çalıştık.

Ama ne yazık ki, özelleştirmenin acı yüzünü devir işlemi yapan dağıtım bölgelerinden sonra yöremizde de çokça emekli vererek, gördük.”

Değerli arkadaşlar, şurası iyi bilinmelidir ki, siyasetçiler özelleştirdikleri iş yerlerindeki işsiz bırakacakları insanları düşünmek zorundadır.

Hükümet edenlerin temsilciliğini yapanların bu insanlar için neler yaptıkları, yapacakları gözlem ve takibimiz altında olacaktır” dedi.


HABER&FOTOĞRAF: Muhammet YAVRUOĞLU

BAZI FOTOĞRAFLAR: